Türkiye'deki Medreseler

Selçuklu veziri Sâhip Ata tarafından 1271 senesinde yaptırılan bu medrese Türk mîmârî ve süsleme sanatının şâheserlerinden biridir. Çifte minâreli taş kapının zengin süslemeleri fevkalâdedir. Adını çinilerinden alan bu binâ bakımsız ve boş olması sebebiyle tahrip olmaktadır. Selçuklu eserlerinin en gözdelerinden olan bu târihî medresenin onarılması ile bu kıymetli eser kültür varlığımıza yeniden kazandırılacaktır.


Sultan II. Bayezid'in Kapı Ağası Hüseyin Ağa tarafından 1488 yılında yaptırılmıştır. Ön Asya ve Selçuklu mezar anıtlarında görülen sekizgen plan şeması fonksiyon itibariyle ilk defa bu medresede tatbik edilmiştir. Her kenarda üçer adet yer alan ve tonozlu revakların gerisinde bulunan kubbeli odaların güney kenarında daha büyük ve yüksek bir kümbet ve örtülü mekâna yarım kubbelerin bağlanması ile meydana gelen "L" planlı bir dershane yapının esasını teşkil eder.


1271 senesinde Üçüncü Gıyâseddîn Keyhüsrev devrinde Muzaffer Bürucirdi tarafından yaptırılmıştır. İki katlı dört eyvanlı olan bu eserin çinileri meşhurdur.


Alâeddîn tepesinin kuzeyinde Emir Celâleddîn tarafından 1251’de yaptırılmıştır. Selçuklu devri kapalı medreselerindendir. Doğusunda beyaz ve gök mermerden büyük bir taş kapısı vardır. Medrese günümüzde çini eserler müzesi olarak kullanılmaktadır.


Anadolu’nun ilk medreselerinden olan Niksar ve Tokat Yağıbasan Medreseleri 12. yy. ortalarında yapılmışlardır. Kapalı avlulu olan medreseler plan bakımından da birbirine çok benzemektedir. Yalnız Tokat Yağıbasan 3 eyvanlı, Niksar örneği ise 2 eyvanlıdır. Moloztaş malzemeyle yapılmışlardır. Tokat, Sulusokak mevkiindeki medresenin 1247 tarihli onarım kitabesi Müzede olup, Nizameddin Yağıbasan tarafından yaptırıldığı yazılıdır.


Kitabesi olmadığından ne zaman yapıldığı ve gerçek adı bilinmez. Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad'ın kızı Hundi Hatun veya İlhanlı Hanedanı'ndan Padişah Hatun tarafından yaptırılmış olabileceği düşüncesiyle buna Hatuniye Medresesi de denmektedir. Genelde 13. yy. sonlarında yapıldığı kabul edilir. Sultan IV. Murad'ın emriyle tophane haline getirilmiştir.


Hoca Celaleddin Yakut tarafından MS 1310 yılında inşa edilmiştir.İlhanlı döneminden günümüze kalan nadir eserlerden birisidir. İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır.


Kalenin güneyindeki meydandadır. 14. yüzyılda Alaüddevle Bey’in kızının adına yapıldığı öne sürülen yapı yazıtsızdır. Türbedeki beş satırlık yazıt ise bozulmuştur. Taş Medrese, düzgün olmayan dörtgen planlı açık avlu çevresinde sıralanmış bölümlerden oluşmaktadır. Avlunun sağında medrese odaları, girişin karşısında dikdörtgen planlı mescit ve solunda da piramit çatılı türbe yer alır.


Tarsus İlçesi Merkezi. Tabakhane Mahallesinde bulunmaktadır. 1970 yılından bu yana Tarsus Müze binası olarak kullanılmaktadır. Yapı Ramazanoğullarından Piri Paşa'nın kardeşi Kubad Paşa tarafından 1553 tarihinde medrese olarak inşa edilmiştir. Medrese dikdörtgen planlı olup, ortada avlunun etrafında 16 oda sıralanmıştır. Orijinalinde iki katlı, tek eyvanlı, açık avlulu medreseler grubundandır.

Harita Üzerinde Türkiye'deki Medreseler