Anadolu’nun ilk medreselerinden olan Niksar ve Tokat Yağıbasan Medreseleri 12. yy. ortalarında yapılmışlardır. Kapalı avlulu olan medreseler plan bakımından da birbirine çok benzemektedir. Yalnız Tokat Yağıbasan 3 eyvanlı, Niksar örneği ise 2 eyvanlıdır. Moloztaş malzemeyle yapılmışlardır. Tokat, Sulusokak mevkiindeki medresenin 1247 tarihli onarım kitabesi Müzede olup, Nizameddin Yağıbasan tarafından yaptırıldığı yazılıdır.
Tokat'ın en eski ve ilginç camilerinden biridir. Yapılış tarihi olarak geçen 1678, yapılış tarihi değil onarım tarihidir. Kitabesinden "Çün bu cami oldu cedit" ifadesi, caminin yenilendiğini göstermektedir. Ayrıca iç mekânlarda ve kuzey revaklarında kesme taştan yapılmış kemerli kolonları ile batı yönündeki son cemaat yerinin devşirme (Bizans) sütunları da caminin çok eski olduğunu göstermektedir.
Tokat'ın en karakteristik yerlerinden biri olan Behzat Çarşısı’nda Behzat Çayı yanındadır. Kanuni Sultan Süleyman zamanında, Fakih Şirvan oğlu Hoca Behzat tarafından 1535 yılında yaptırılmıştır. Küçük ve kare biçimli olan cami binasına Sultan II. Abdülhamit zamanında, 1881 yılında vatandaşların bağışlarıyla ikinci bir kubbe daha yaptırılmıştır. Kesme taştan yapılmış güzel bir minaresi olan caminin 1535 tarihli Osmanlı sülüsüyle yazılmış kitabesi Hoca Behzat'a ait olup bulunan diğer kitabe tamir
Cumhuriyet Meydanı’nın güneyinde yükselen cami, Tokat'taki en büyük Osmanlı anıt eseridir. Sultan II. Selim zamanında Ali Paşa tarafından 1572 yılında yaptırılan caminin avlusunda Ali Paşa’nın eşi ve oğlu Mustafa Bey’in türbeleri de yer almaktadır. 16. yüzyıl Osmanlı cami mimarisinin özelliklerini taşıyan caminin kare olan ana mekânı üzerinde, tek kubbesi ve tek minaresi vardır.
Diğer camilere göre değişik mimari üslubu olan Takyeciler Camii’nin yapıldığı tarih bilinmemektedir. Sadece güney duvarının bedestene doğru olan köşesinde 1871 tarihli bir tamir kitabesi vardır. Ancak caminin bu tarihten çok evvel yapıldığı anlaşılmaktadır. Moloz ve kesme taştan yapılmış camide ana mekân ve sütunlar üzerinde dokuz kubbe bulunmaktadır.
Gaziosmanpaşa Caddesi üzerindedir. Moğol Emirlerinden Sentimur oğlu Nurettin'e aittir. 1314 yılında yapılan türbeye halk "Demirlengin oğlu (Timurleng benzetmesi) Türbesi" demektedir. 1935 yılında restore edilen türbe bugün yeşil ve çiçekli bir alan içindedir. Üç adet kitabenin bulunduğu türbe kesme taştan, olup kare mekân üzerine tuğladan örülmüş sekizgen yıldız planlı, tromplu külahla örtülüdür.
Sultan II. Bayezit'in annesi Gülbahar Hatun adına yaptırdığı cami, kayıtlarda "Hatuniye Camii" olarak geçmektedir. Meydan Mahallesi’nde adını aldığı geniş bir alanda 1474 yılında yaptırılmıştır. Tokat’taki en güzel Osmanlı dönemi mimari eserlerinden birisidir. Ana mekân üzerinde tek kubbesi, tek minaresi ve altı mermer sütundan oluşan, beş kubbeli son cemaat yeri vardır.
Pazarcık Mahallesi’nde ve Tokat’ın en eski camisidir. Danişmend Gümüştekin Ahmet Gazi tarafından 1074 yılında yaptırılmıştır. Renkli çinilerle süslenen caminin orijinal olan minaresi 11. yüzyıl Türk tuğla işçiliğinin güzel örneklerinden birisi sayılmaktadır.
Gaziosmanpaşa Caddesi üzerinde bulunan Sümbül Baba Mescit ve Türbesi, Muineddin Pervane'nin kızı Safiyeddin'in, bağışlanmış kölesi olan Hacı Sümbül tarafından 1292 yılında yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Evliya Çelebi, Sümbül Babanın Hacı Bayram Veli'nin öğrencisi ve Hacı Bektaş Veli'nin halifesi olduğunu yazmaktadır. Selçuklular zamanında yazılmış kitabesine göre, Sultan II .