Çevresi ormanlarla kaplı olan gölün kıyıları güzel mesîre yerleri ile doludur. Gölde sazan ve turna balıkları ile av kuşları vardır.
Müzede Neolitik Dönemden, XIX. yüzyılın sonuna kadar, insanın doğumundan ölümüne kadar gereksinim duyduğu birçok eserler bulunmaktadır. Bu eserler arasında en zengin koleksiyonumuz, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait mezar taşlandır. Müzedeki bu mezar taşları, hattat kitabeleri ile de dikkat çeker.
Hıdırlık Tepesi, Akşehir'i seyrederek çayınızı yudumlayabileceğiniz, ağaçlar içinde bol oksijenli bir mesire yeridir. Özellikle bahar aylarında öğrencilerin piknik yapmak için sıkça uğradıkları birlikte eğlenip doğa yürüyüşü yaptıkları ve Akşehir'i yüksekten seyrettikleri serin ve bol oksijenli bir dinlence yeridir. Hıdırlık tepesinde Yürümek için yaya yolu, mesire alanı, çay bahçesi ve ahşap mimarinin en güzel örneklerinden biri olan bir de restaurant bulunmaktadır.
Akşehir’de Sultan Birinci Alâeddîn Keykubat zamânında Muhtesip Emînüddîn Hacı Hasan tarafından 1226’da yaptırılmıştır. Kare plânlı ve tek kubbelidir. Minâresi baklava biçimli tuğla süslemelidir.
Akşehir’de Fahreddîn Ali Sâhip Ata tarafından külliye olarak 1250’de yaptırılmıştır. Günümüze sâdece medrese, mescit ve türbe ulaşmıştır. Medrese açık avluludur. Türbe, mescit ve minâre çini mozaik süslemelidir.
Akşehir’de ve şehrin batısındadır. 1268’de yaptırılan türbe, Karamanoğlu İkinci Mehmed zamânında tâmir ettirilmiştir. Ceviz ağacından olan tek kanatlı giriş kapısı ahşap işçiliğinin ilginç örneklerinden olup, Akşehir müzesindedir. Ahşap sandukalar ise İstanbul Türk-İslâm eserleri müzesindedir.
Akşehir’de on üçüncü asrın başlarında yaptırıldığı tahmin edilmektedir. Minâresi, 1213’te Ebû Saîd İbrâhim tarafından yaptırılmıştır. Sultan Birinci Alâeddîn Keykubat döneminde tâmir ettirilen câmi sonraki tâmirlerden dolayı orijinalliğini kaybetmiştir.
Akşehir ilçesinin 14 km güneyinde çok güzel manzaralı bir dinlenme yeridir.
Sakarya Meydan Savaşı'nın zaferle sonuçlanmasından sonra, düşmanın Afyon-Eskişehir hattının doğusunda mevzilenmesi üzerine, Alagöz Köyü'ndeki Batı Cephesi Karargahı Akşehir'e taşınır. 18 Kasım 1921' de Akşehir'e gelen Karargah, Belediye binasına yerleşir.
Akşehir-Çay yolu üzerinde Fahreddîn Ali Sâhip Ata tarafından 1249’da yaptırılmıştır. KlasikSelçuklu sultan hanları plânındadır.