Sinop Cezaevi yaklaşık 13.000 m²’lik bir alanı kaplar. 1214 yılında şehrin Selçuklular tarafından alınışının anısına Sultan İzzettin Keykavus tarafından yaptırılan iç kale içinde yer alır.
8. yüzyılda inşa edildiği bilinen, ancak okunabilen tapu kayıtları 19. yüzyıl başına ait olan konak, Sinop'taki en güzel Osmanlı dönemi sivil mimari örneklerinden birisidir.
Önceleri Mekteb-i İdadi'de muhafazaya alınan eserler ile, zamanla şehrin muhtelif yerlerinden çıkan buluntular, 1932 yılında Süleyman Müinüddin Pervane Medresesi'nde toplanarak bir müze çekirdeği oluşturulmuştur. 1941 yılında ziyarete açılan müze, 1970'te yeni binasına taşınmıştır. Prehistorik dönemden Osmanlı dönemine kadar olan eserler kronolojik bir sıra içinde, iki katlı müze binasında ve bahçesinde sergilenmektedir.
Cezaevinin bulunduğu alan, Osmanlıların Karadeniz'deki en büyük tersanesi konumunda idi. Cezaevi, iç kalenin içindeki bu eski tersane alanına 3 Ekim 1214 yılında Sinop’u zapteden Selçuklu Sultanı İzzeddin Keykavus tarafından yaptırılmıştır.1887 yılından itibaren ceza evi olarak kullanılmaya başlanmış olan bu yapının etrafı, yüksek kale bedenleriyle çevrilidir.