Şehir merkezinde, Kayseri surları ve kalesi geniş bir alana sahiptir. Roma İmporaloru III. Gordianus zamanına (M. S 238-244)
ait sikkelerdeki bilgilere göre bu tarihte Kayseri’de surların inşa edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bizanslılar döneminde
Justinian (6. yy) şehri koruyabilmek için esas suru daraltmıştır.
Bugün hala sağlam olan Kale iki kısımdan oluşmaktadır. Dış sur ve burçlardan meydana gelen dış kale ve iç kaledir.
Dış Kale: Tarihi Kayseri iç kalesini, dışarıda; Düvenönü’nde Kiçikapıya, oradan Yoğunburç ve Cumhuriyet alanına kadar geniş
mekanda içine alan Dış Kalenin üzerinde kitabeye rastlanmadığından, yapılış tarihi hakkında kesin bilgi bulunmuyor. Ancak
dördüncü asırda Caesarea’nın, Justinien tarafından surlarla çevrildiği biliniyor.
Vaktiyle Boyacı Kapısı, Kiçikapı, Sivas Kapısı, Yeni Kapı, Atpazarı ve Meydan Kapısı ile dışarıya açılan surlar, tahrip
olmuştur. Dış Kale, savunma gayesiyle, tonoz ve kemerlerle yüksek tutulmuş beden duvarlarıyla inşa edilmiştir.
İç Kale: İç Kale, hiç bir yönden dış kale ile bağlı bulunmamaktadır. Müstakil bir yapı durumundadır. kuzeyden güneye 800 m.
Doğudan batıya 200 m. Uzunluğundadır. Kalenin 19 burcu bulunmakta ve bu burçlar 3 m. Genişliğindeki duvarlara yaslanmaktadır.
Kalenin biri kuzeydoğusunda, diğeri de kazancılar çarşısına bakan güneyinde olmak üzere iki kapısı bulunmaktadır. Sonradan
Cumhuriyet Meydanına bakan üçüncü bir kapı daha açılmıştır. Kale içi, kuyumcular tarafından çarşı olarak kullanılmakta olup;
ayrıca Fatih dönemine ait Kale Camisi bulunmaktadır. Kayseri Kalesinin üzerinde ilave onarımlarla ilgili birkaç kitabe
bulunmakla beraber kimin tarafından ve ne zaman yapıldığına dair kesin bir bilgi yoktur.