Galata’da Büyük Hendek Caddesi üzerindeki Sinagogun adı “Barış Vahası” anlamına gelmektedir. 25 Mart 1951 tarihinde açılışı yapılan bu sinagog, halen İstanbul’un en modern ve görkemli sinagogu olup, düğün, bar, mitzva (ergenlik töreni) ve cenaze gibi bir çok dini törene veya Hahambaşılık İs’ad törenlerine sahne olmuştur.
Makedonya’nın Yanbolu Kasabası’ndan göç edenlerin kurup, adını verdikleri Balat’taki sinagog, yörenin halen hizmette olan ikinci tarihi Musevi yapıtıdır. Sinagogun toprak boyalı tavan tezyinatındaki tabloların Yanbolu Kasabası’nı resmettiği ifade edilir.
Galata’da Şair Ziya Paşa yokuşu üzerindedir. Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşayan, özellikle İtalyan ve Avusturya tebaalı Musevilerin kurduğu bu sinagog, 1886 yılında hizmete girmiştir. Gotik stilde cephesi ve mermer merdivenleri ile görülmeye değer bir sanat eseridir.
Sayıları 1.000’in altına düşen Aşkenaz ritine mensup Musevilerin, bir zamanlar İstanbul’da bulunan birkaç sinagogundan halen hizmette kalan tek sinagogdur. Galata’da Yüksek Kaldırım Caddesi’nde bulunan sinagog, Avusturya kökenli Aşkenazlar tarafından yaptırılmış olup, Avrupa stili cephesi ve Polonya etkili tahta pagoda stilindeki Ehal ve Teva’sı (dua kürsüsü) ile geleneksel Seferad ve Romaniot sinagoglarından farklı bir görünüm arz eder.
Galata’da bulunan ve 17. yüzyıldan beri mevcut olan bu sinagogun bugünkü binası 19. yüzyıla aittir. Neve Şalom Sinagogu inşa edilmeden önce bir çok dini törenin icra edildiği bu sinagog, birkaç yıldan beri fiili hizmette bulunmamaktadır. Ancak, 1992 yılı kutlama etkinlikleri programı içinde sinagogun dini yapı kimliği kaybedilmeden “500 Yıllık Huzurlu Yaşam Müzesi’ne” dönüştürülmesi kararlaştırılmıştır.
Balat'ta bulunan sinagog Makedonya'nın Ahri kasabasından göç edenler tarafından 15. yy.da kurulmuştur. Gemi pruvası şeklindeki Teva'sı (dua kürsüsü) bazılarına göre Nuh'un gemisini, bazılarına göre de Sefarad göçmenlerinin İspanya'dan Osmanlı limanlarına getiren Osmanlı kadırgalarını simgeler. 500 yılı aşkın bir süre, sürekli hizmet veren Ahrida sinagogu birkaç kez yanmış ve yeniden inşa edilmiş veya tamir görmüş olup 500 yıl etkinlikleri programı çerçevesinde rastlanabilen en eski görünümü ola