Ulu Cami’nin içerisinde 69x83 cm. ölçüsündeki iki satırlı mermer kitabesinde, caminin banisinin ismi bulunmamaktadır. Ebcet hesabına göre de bu cami 1475-1476 yıllarında yaptırılmıştır. Ancak, Ekrem Hakkı Ayverdi’ye göre bu cami Sultan I. Murad Hüdavendigâr (1362-1389) vakfındandır. Cami, Sultan I. Abdülhamid (1774-1789) döneminde onarılmıştır. Yunan işgali sırasında yanmış, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından da 1964 yılında onarılmıştır.
Cami, kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen planlıdır. Kuzeyinde doğu-batı yönünde bir son cemaat yeri yapıya enlemesine eklenmiştir. Doğu cephesinde ise, ibadet mekanı ile son cemaat yerini ayıran duvarın yanında altıgen minare kaidesi görülmektedir. Kuzey duvarındaki bir kapıdan ibadet mekanına girilmektedir. İbadet mekanında yarım yuvarlak mihrap nişi, güney duvarının ekseninde bulunmaktadır. İbadet mekanı doğu ve batı duvarlarında birbirlerine simetrik üçerden altı, güney duvarında da yine birbirlerine simetrik ikişerden dört, kuzey duvarında da iki pencere ile aydınlatılmıştır. İbadet mekanı kuzey, doğu ve batısında U planlı bir mahfil ile çevrelenmiştir. Caminin son cemaat yeri ile ibadet mekanı düz tavanlıdır.
Caminin doğu cephesinde bulunan minare kaidesi altıgen olup, bunun üzerinde pahlı pabuç ve onaltıgen gövdeli, tek şerefeli minaresi yerleştirilmiştir. Orijinal kaide dışında bu minare 1962 yılında yenilenmiştir.
Yapı iki sıra moloz taş, iki sıra tuğla ile örülmüştür. Ekrem Hakkı Ayverdi bu caminin daha alçak iken, sonradan yükseltildiğini ileri sürmektedir. Buna göre caminin bugünkü şekli Sultan I. Abdülhamid dönemine aittir.