Türk Pehlivanları Destanı (Salâvatlama)
Bizim Türk sporu güreş dalında
Nice ünlü baş pehlivanımız var
Tarihten bu yana dünya dilinde
Söylenir yiğitlik destanımız var
Güreş bize miras kalmış atadan
Devam edip gelir Orta Asya’dan
Ayrıyız Çin, Japon, hem Avrupa’dan
Asalet, tevazu nişanımız var
Türk güreşi asla jimnastik değil
Ciddiyetsiz oyun , artistik değil
Çünkü öyle güreş yiğitlik değil
Bizim adî işe isyanımız var
Biz güreşte hasmı düşman görmeyiz
Sadistliğe hiçbir değer vermeyiz
Yensek , yenilsek de hatır kırmayız
Gönül incitmeyiz, vicdanımız var
Her mesleğim bir piri var ezeli
Güreşinki de Mahmut pir yâr veli
Orhangazi zamanında Daz Ali
Pehlivan kale komutanımız var
Şeyh Seyyit’tir, pehlivan hocası
Er Sultan’a, pes eyledi nicesi
Demir Haşan‘in, demirinden pençesi
Hamisi Yavuz Selim Han’ımız var
Amavutoğlu Ali, baş pehlivan
Onu çok sevmiştir. Abdülaziz Han
Ustalar ustası diye aldı şan
Böyle erler dolu vatanımız var
İbrahim Paşa’nm başkadır hali
Hem pehlivan, hem vezir, hem vali
Gördü onu dört sultan ricali
Böyle çok yönlü insanımız var
Aliço, Adalı, bir millî şöhret
Yüz akımız Kurtdereli ol Mehmet
Cihan şampiyonumuz Kara Ahmet
Cümlesine sevgi, şükranımız var
Çolak Molla, medrese’de okudu
Kara İbo, bir vardı bir yok idi
Yörük Ali’nin hizmeti çok idi
Bulgar çetelerin koğanımız var
Kıbrıslı ve Filibeli Ahmet’ler
Çivicioğlu ile Kel Mehmet’ler
Verdiler Türk güreşine hizmetler
Onlara bir takdir kaftanımız var
Adil, Nasuh , çok başarı bulmuştur
Sadık Esen de, şampiyon olmuştur
İçte , dışta birincilik almıştır
Bizim bir de Sadık Doğan’ımız var
İpçi Hüseyin Pehlivan, yazar hat
Karabekir, Kazıkçı, bekler fırsat
Hergeleci İbrahim’de güç kat kat
Ona takdirimiz hayranımız var
Pehlivan Hüseyin’e akıllar şaşa
Çorbacıyken oldu vezir ve paşa
Avcı Hacı, daim güreşir başa
Yücelerden inmez şahanımız var
Güreş kispetiyle hacca gelerek
Şam’da kendisine hasım bularak
Onu yenip baş pehlivan olarak
Kispet asan Hacı Çoban’ımız var
Ol Akçakocalı Ali Pehlivan
Odur her güreşte bir deve alan
Zaloğlu Rüstem’den kuvvetli olan
Heybetinden yer sallananımız var
Bahtiyar Bursalı, Turgut okçuydu
Bunlar zaman ile kısbeti soydu
Turgut denizde Turgut Reis oldu
Artık ünlü şanlı kaptanımız var
Ne şampiyonlar var gör bu ocakta
Minderde, yağlıda , her bucakta
Söylenir adları köşe bucakta
Gezer dilden dile devranımız var
Kim bilmez ki Keçecili Kasım’ı
Yere serer çifte çifte hasımı
Vücudunda var kuvvet tılsımı
Sicimoğlu Halil, zişanımız var
Ahmet Yılmaz , Yaşar Doğu hem de ne
Birinciler hep greko-romende
Galip gelir her mindere girende
Gururumuz bir Adil Çan’ımız var
Çoktur bizim güreş çeşitlerimiz
Her dalda var mahir yiğitlerimiz
Koca Yusuf umuz , Hamit’lerimiz
Acıpayamlı Çöp Hasan’ımız var
Hüseyin Akbaş’ın kuvveti katlı
Meşhur Celal Atik, kartal kanatlı
Canı cananımız ol İsmet Atlı
Kalbimizde Yaşar Aslan’ımız var
Dağıstanlı, Ayık ve Sicimoğlu
Bunların bir vakit bükülmez kolu
Hep de kahraman birer Türk oğlu
Türk gibi kuvvetli unvanımız var
Şu son olimpiyat oyunlarında
Altın madalyalar boyunlarında
Şampiyon belgesi koyunlarında
Daha nice nice civanımız var
Akif’im Pirim ile er Yerlikaya
Şöhretleri çıkmış yıldıza aya
Türk adın duyuran bütün dünyaya
Hakkı Başar, Turan Ceylan’ımız var
Selahattin Öztürk ve Mahmut Demir
Zekeriya , Şerefoğlu oyunda tektir
Hepsi de dünyada edilir takdir
Şöhret olmuş çok kahramanımız var
Yad ellerde bayrak dalgalandıran
İstiklâl Marşını yankılandıran
Şu Âşık Halil’i duygulandıran
Yiğitlerimize şükranımız var
Âşık Halil Karabulut
Kaynak: Prof. Dr. Erman Artun Çukurova’da Salâvatçılık Geleneği ve Âşıkların Pehlivan Salâvatlamaları
|