İlim Başka İrfan Başkadır (Hikaye)

Ömer Seyfettin, "Azizim, Türk halkı âlim değildir, ama ariftir." sözünü sık sık tekrarlarmış.
Ülkede birçok zorunlu ihtiyaç maddesi yüzünden sıkıntı çekildiği, bazılarının karneye bağlandığı, bazılarının ise temelli yok olduğu I. Dünya Savaşı sonrasında, Ömer Seyfettin Batı Anadolu vilayetlerinden birinde bir lisede öğretmen olarak görev yapıyormuş. Bir gün öğretmenler odasına müjdeli bir haberle girmiş:
- Arkadaşlar, gözünüz aydın, Avusturya, Türkiye’ye vagonlar dolusu şeker gönderiyormuş!
Bunun üzerine bütün öğretmenler:
- Yasasın, bundan sonra çayımızı, kahvemizi adam gibi içeceğiz, diye sevinç çığlıkları atmış.
Ömer Seyfettin, bu sahnenin hemen arkasından okulun baş hademesini öğretmenler odasına çağırmış ve herkesin huzurunda ona da:
- Hasan Efendi, haberin var mı, Avusturya bize vagonlar dolusu şeker gönderiyormuş, demiş.
Hasan Efendi kendini toparlayıp terbiyeli bir eda ile cevap vermiş:
İnanmayın beyim, palavradır bunlar, bu kıtlıkta Avusturya şeker bulsa kendi yer!
Hasan Efendinin bu tepkisi üzerine Ömer Seyfettin çığlık atmış. Ellerini çırparak söyle demiş:
- Gördünüz mü arkadaşlar, ben boşuna demiyorum. Türk halkı âlim değildir ama ariftir diye. Ben bir yalan uydurdum, siz okumuşlar hemen inandınız. Ama
gördüğünüz gibi Hasan Efendi yutmadı. İşte Türk halkı birçok gerçeği böyle sağduyusu ve irfanı ile keşfetmiştir.