İğdır mehir merkezinin 31 km. güneyinde, Kervansaray köyünün batı tarafında, bugünkü Güngörmez, Kızılkule, Kervansaray ve Asma köylerinin yol kavşağında düzlük bir arazi üzerinde yer alan kervansaray dönemin Sürmeli Emiri Şerafeddin Ejder (Azdera) zamanında yaptırılmıştır. Kervansaray'ı inşa eden ustaların isimleri bilinmiyor. Ancak, bina üzerindeki usta monogramlarmdan (işaret) bu kervansarayın inşasında 16 değişik taşçı ustasının çalıştığı anlaşılmaktadır. Kervansarayın üzerinde herhangi bir kitabesi yoktur. Kervan yollarını ve hanları konu alan eserlerde de adı geçmemektedir. Avlusuz oluşu ve taç kapısının cephede bir çıkıntı oluşturmayışı bir geç devir eseri olduğu kanaatim uyandırmaktadır. Bu özelliklerden yola çıkarak, bu kervansarayı XIII. yy. 'm sonlarıyla XIV. yy. 'm başlarına tarihlemek mümkün görünmektedir. Zira bilinen avlusuz hanların pek çoğu geç devir eserleri olup, genellikle XIV. yy'a tarihlendirilebümektedir105.
İğdır kervansarayının hangi kervan yolu üzerinde olduğuna gelince; Erzurum'dan bugünkü İran sınırına kadar olan kesimde Pegolotti'nin verdiği durak isimleri bugünkülerle karşılaştırılmış ve nerelere denk geldiği tespit edilmiş durumdadır. Erzurum'dan itibaren Pegolotti duraklan şöyle sıralamaktadır:"Arzerone, Bangnid'Arzerone versotorisi, Polorbech, Sermessa Calo, Aggİa, Calacresti, Tre Çhiefe, Sotto Larcanoe ve Scaracanti. " Heyd tarafından yapılan karşılaştırmada bu duraklar şöyle tanımlanmıştır; Bangnid'Arzerone versotorisi bugün halen bir ılıca tesisine sahip bulunan Soğuk Çermik Köyü'dür. Ermenice Polorabahag (Değirmi Kale ) isminden galat olduğu tahmin edilen Polorbech'in bugün Çoban Köprüsü yakınlarında olduğu sanılmaktadır. Sermesa Calo ve Aggia duraklarının bugünkü adları tespit edilememiştir. Calacresti'nin Karakilise kelimesinden ( Buğünki Ağrı ) bozma olduğu, Tre Chiese'nin ise Üç Kilisenin İtalyanca tercüme edilmiş şekli olduğu ortadadır. Yine Heyd'e göre Sotto Larcanoe ( Tepe üstü ) durağı, bugünkü Diyadin İlçesi yakınlarında olmalıdır. Türk topraklan içerisinde kalan son durak olan Scaracanti ise, Karakent isminin bozulmuş şeklinden başka bir şey değildir. Böylece eski kervan yolunun, Çoban Dede Köprüsü ile Horasan arasında kalan kesim haricinde, bugünkü yolu takip ettiği neticesi çıkarılabilir. Haritaya bir göz atılacak olursa İğdır Kervansarayı'mn bu yolun yaklaşık olarak 50 km. kadar kuzeyinde kaldığı görülecektir. Böylece, Heyd'in bir dipnotunda varlığını tahmin ettiği Tebriz-Batum tali yolunun mevcudiyeti kesinleşmiş olmaktadır. Bu yol üzerinde yapılacak olan araştırmalarda başka hanlarında mevcudiyeti muhakkaktır106.