Anadolu’da kurulan ilk mevlevîhânelerdendir. Kuruluşu 13. yüzyıla
kadar dayanır. Tarih boyunca birçok önemli icraata merkez olmuş
Afyonkarahisar Mevlevîhânesi, Konya Mevlevîhânesinden sonra en önemli
mevlevîhânedir. Bu özelliği bütün bilim adamları tarafından tescillenmiş
olan Afyonkarahisar Mevlevîhânesi, özellikle 16. yüzyılda Hz.
Mevlânâ’nın yedinci kuşak torunlarından
Sultan Dîvânî zamanında mevlevîlik açısından çok önemli bir merkez olmuştur. Ayrıca
“40 Hatimli ŞifalıAşûre” geleneği ilk defa Sultan Dîvânî zamanında Afyonkarahisar Mevlevîhânesi’nde başlamış vebirçok mevlevîhâneye buradan yayılmıştır. (Günümüzde bu geleneği devam ettiren tek mevlevîhânedir)
Birkaç defa yangın geçirmiş olan Afyonkarahisar Mevlevîhânesi, 1902’deki
büyük yangından sonra tamamen yanmış ve bugünkü haliyle Şeyh Celâleddin
Çelebi zamanında 1908’de hizmete girmiştir.
Bahçesinde; Derviş Odaları, Matbah, Hâmuşân (Mezarlık) bulunan
mevlevîhâne, son olarak 2008 yılında restore edilmiş ve 30 Aralık 2008
tarihinde “Sultan Dîvânî Mevlevîhâne Müzesi” adıyla, Afyonkarahisar
Belediyesi bünyesinde hizmet vermeye başlamıştır.
Adresi: Mevlana Mah. Türbe Cad. No:17 / AFYONKARAHİSAR
Telefon: 0-272 - 214 50 91
Mevlevîhâneler içerisinde ilk açılanların başında,
Konya’dan sonra Karahisâr-ı Sahib Sultan Dîvânî Melevîhânesi
gelmektedir. Mevlevîliğin, Karahisâr-ı Sâhib’de yaygınlaşmasının
Hz. Mevlânâ ve torunu Ulu Arif Çelebi’nin buraya yaptıkları ziyaretler
sonucunda olduğunu söyleyebiliriz. (Ulu Arif Çelebi, Mevlevîliğin geniş
coğrafyalara yayılması için önemli seyahatlerde bulunmuş, gittiği
yerlerde devlet idarecileri tarafından en üst seviyede ağırlanmıştır)
Hz. Mevlânâ, 6-7 yaşlarında olan oğulları Sultan Veled ile Alâaddin Çelebi
ile birlikte Kale Muhafızı Bedrettin Gühertaş’ın davetlisi olarak
Afyonkarahisar’a gelmiş, çocuklar da burada sünnet olmuşlardır. Daha
sonraki yıllarda torunu Ulu Ârif Çelebi’nin Mevlevîliği yaymak amacıyla
buraya geldiği anlaşılmaktadır. (Çelebi: Türkçe
“Çalab/Tanrı”kelimesinden türemiştir. Rabbânî;yani Allah Yolu’nun yolcusu
demektir).
Hz. Mevlânâ’nın torunlarından (Sultan Veled’in Oğlu) Ulu Arif
Çelebi, babası Sultan Veled’den devraldığı icraatlarının takipçisi ve
devamlılığını sağlamakla Mevlevîliğin geniş coğrafyalara yayılmasında ve
kurumsallaşmasında önemli icraatlarda bulunmuştur. Lârend, Beyşehir,
Aksaray, Akşehir, Karahisar, Amasya, Niğde, Sivas, Tokat, Birgi,
Denizli, Menteşe, Alâiye, Antakya, Bayburt, Erzurum, Irak, Tebriz,
Marend ve Sultaniye onun gittiği belli başlı yerlerdir.
Adresi: Mevlana Mah. Türbe Cad. No:17 / AFYONKARAHİSAR
Telefon: 0-272 - 214 50 91
http://www. sultandivanimuzesi. com